Lehman’ın iflası ile günyüzüne çıkan küresel ekonomik krizin
etkileri, üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen hala devam ediyor. Merkez Bankalarının uyguladığı ultra gevşek
para politikaları nedeniyle yaratılan bol ve ucuz likitide, özellikle
gelişmekte olan piyasalarda morfin etkisi yaratmakta, gerçek olmayan olumlu bir
hava yaratmaya devam etmektedir.
FED’in Mayıs 2013 tarihi itibariyle dile getirmeye başladığı
gevşek para politikasında sona gelindiğine dair söylemleri bile Türkiye gibi
gelişmekte olan ülkeleri ciddi boyutta etkilemeye yetti. Türkiye ekonomisi,
kronik yapısal sorunları ve dışa bağımlı yapısı nedeniyle sıcak para
hareketlerine karşı oldukça savunmasız durumda.
Yıllardır uygulanan bol ve ucuz likitideye rağmen küresel
ekonomilerdeki toparlanma istenen düzeye erişemiyor. Büyüme ve istihdam
verileri hedeflenen düzeylerin hala altında. Yaratılan likitide ortamı
enflasyon yaratmadığı müddetçe gelişmekte olan piyasalardaki sanal bahar havası
devam edecektir. Öyle ki finansal piyasalar, bu bahar havasının sona ermemesi için dua
ediyor durumda. Çünkü aksi durumda likitide muslukları daralacaktır.
Bol ve ucuz likidite
ortamının uzunca bir süre daha devam edeceğine dair taahhütler, finansal
piyasalardaki risk algısının alışılmışın dışında hareket etmesine neden oluyor.
Finansal piyasaların son dönemdeki seyrini reel
değişkenlerle açıklamanın oldukça zor olduğu bir dönemde geçiyoruz. Ekonomik,
siyasi ve jeopolitik risklerde yaşanan olumsuz gelişmelerin risk algısına etkisi
oldukça düşük.
Ortadoğu oldukça karışık durumda. Suriye’de gerginlik hat
safhada. Irak, terör örgütlerinin oyun sahası olmuş durumda üçe bölünmek üzere.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları herkesin malumu. Ukrayna-Rusya gerginiği
yeni bir soğuk savaşın çatışma ortamını hazırlamakta. Geçtiğimiz günlerde Arjantin’de
yine krizin eşiğinden dönüldü. Özetle son dönemdeki tüm riskler tavan yapmış
durumda.
Küresel likitide
sarhoşluğu nedeniyle risk iştahı oldukça yükselmiş durumda. Var olan risklerin
tamamı gözardı ediliyor.
Özellikle, FED ve ECB tarafından son dönemde gelen, gevşek para politikasının devamına ilişkin
söylemler bu durumda oldukça etkili. Ucuz maliyetli bol para daha fazla getiri
elde edebilmek adına görece daha riskli gelişmekte olan ülkere yöneliyor.
Küresel piyasalarda hemen hemen tüm endeksler aynı paralelde
bir eğilim göstermekte ve yeni zirveleri zorlamaya devam etmekte. Birçok risk
göstergesi, tarihin en düşük risk
seviyelerine işaret ediyor. Likitide koşullarındaki iyimser piyasa koşulları
bir süre daha korunabilir. Ancak bu tablonun kalıcı olmasını beklemek yanlış
olacaktır. Avrupa tarafında mevcut sorunlar hala devam ediyor ve daha bir süre
daha devam edecek gibi. Ancak, Amerika tarafında ekonomik göstergelerde bir
takım iyileşmeler sözkonusu. Henüz istenen koşullarda olmasa da mevcut para
politikası duruşundan çıkış yönünde gelecek bir sinyal fazla uzakta değil. O
güne yaklaştıkça mevcut risk algısı da normale dönecektir. İhtiyatlı olmakta
fayda var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder