Bu Blogda Ara

7 Ekim 2013 Pazartesi

FED Tahvil Alımı'na Devam Dedi !

Amerikan Merkez Bankası (FED) sürpriz yaparak beklentilerin aksine tahvil alımlarında azaltıma gitmezken politika duruşunu da olabildiğince güvercinvari tuttu. FED’in 2015-2016 yıllarına
ilişkin tahminleri de göreceli olarak yumuşak kaldı.

Son dönemde gerek tahvil gerekse de mortgage faizlerinde meydana gelen yükseliş ve mali
politikalara ilişkin belirsizlikler nedeniyle ekonomik büyümenin olumsuz etkilendiğine işaret çekilirken tahvil alımlarının azaltılması için gerekli ortamın henüz tesis edilmediği vurgusu yapıldı. Başkan Bernanke yaptığı basın toplantısında tahvil alımlarında azaltıma yıl sonuna doğru başlanabileceğine dikkat çekse de ne zaman sonlandırılacağı hususunda kafalarında net bir tarih olmadığını belirtip ekonomik verileri izlemeye devam edeceklerini vurguladı.

Bu kararlar küresel mali piyasalarca oldukça olumlu karşılandı. FED’in 22 Mayıs’ta yaptığı çıkış stratejisini devreye sokabileceği açıklamasının ardından ciddi anlamda satış baskısına maruz kalan gelişmekte olan piyasalardaki etkisi ise daha da olumlu oldu. Birçok gelişmekte olan ülke parasında ciddi oranlarda değerlenme, hisse senetlerinde ise yüksek oranlarda artışlar gözlemlendi. Risk primleri aşağı gelirken küresel bazda risk iştihanın arttığı bir ortam oluşmuştur.
İlk olarak karar mali piyasaları gardı düşük bir şekilde yakaladı. Beklentiler dışında kalan bu kararı kesinlikle olumlu olarak yorumlamalıyız. İlk tepki de bu şekilde oldu. Coşkulu gelen ilk tepkinin ardından iyimserliğin beklendiği gibi kademeli bir şekilde ivme kaybettiği gözlemlendi.


Karar gelişmekte olan mali piyasalarda daha fazla olumlu etki doğuracaktır. Zira, FED’in çıkış stratejisini gündeme getirmesi de gelişmekte olan piyasalarda daha fazla negatif tepki yaratmıştı. Ancak, büyük resme baktığımız zaman, kısa vadeli tepkiyi bir kenara bırakırsak, FED’in bol ve ucuz para politikasından çıkış kararını gündeminden çıkarmadığını, sadece ertelediğini söylememiz gerekiyor. Bu nedenle, piyasalarda kısa vadede yaşanacak coşkulu havanın kalıcı bir durum almasını beklemek doğru olmayacaktır.

Kararı, FED’in piyasalara hazırlanması için biraz daha zaman tanıdığı şeklinde yorumlamak daha doğru olacaktır. Konuya bu çerçeveden bakıldığında FED kararı sonrasında ortaya çıkan piyasa hareketlerini, riskli pozisyonlardan kurtulmak, açık pozisyonları kapamak adına iyi bir fırsat olarak değerlendirmek daha uygun olacaktır.

Türkiye ekonomisi, yüksek cari işlemler açığı ve dış borçlanma ihtiyacı nedeniyle FED’in kararına oldukça duyarlıydı. Genel makro ekonomik durumu birçok gelişmekte olan ekonomiye göre daha olumlu olmasına rağmen, sırf bu zayıflığı nedeniyle 22 Mayıs’tan sonraki süreçte ciddi bir satış baskısına maruz kalmış ve değer kayıpları liginde ilk sıralarda yer edinmişti. FED’in bu kararı, Türk mali piyasalarını satış baskısına maruz bırakan sebepleri bir süreliğine de olsa gündemden çıkardı.

FED’in kararını sadece erteleme olarak görmek gerekir. Bu nedenle de Türk Lirası’ndaki değer kazancı, pozisyon kapama fırsatı olarak değerlendirilmelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ekonomik Takvim

Canlı Ekonomik Takvim Investing.com Türkiye tarafından sağlanmaktadır, lider finans portalı.