Bu Blogda Ara

20 Nisan 2015 Pazartesi

Büyüme Nedir? Gayri Safi Yurtiçi Hasıla Nedir?



- Türkiye Büyüdü !
- Ekonomi Büyüdü !
- Büyüyen bir ekonomimiz var !
- Dünya yerinde saydı, biz büyüdük !
- Türkiye ekonomisi dünyanın en büyük 19. Ekonomisi !
- 2014 yılında büyüme 2,9% olarak açıklandı !

Başta siyasetçiler olmak üzere medyanın sık sık dile getirdiği yukardaki söylemlere o kadar aşinayız ki… Neredeyse hergün duymak mümkün. Ancak sokaktaki vatandaş, büyüme’nin ne anlama geldiğini bilmiyor. Ekonomistlerin en sık karşılaştığı sorulardan bir tanesi; Büyüme Nedir?, Büyüme Nasıl Hesaplanır? sorusudur. Merak edenler için büyüme derken neyin kastedildiğini ve nasıl hesaplandığını biraz açıklayalım.

Ekonomik büyüme derken genelde kastedilen oran; ülkenin gayri safi yurtiçi hasıla’daki artış oranıdır. Küçülme ise, ülkenin gayri safi yurtiçi hasıla’daki azalış oranıdır. GSYH üç farklı yöntemle hesaplanabilmektedir. Bunlar; üretim yöntemi, harcama yöntemi ve gelir yöntemidir. Türkiye’de GSYH hesaplamalarında üretim yöntemi esas alınmaktadır. Peki nedir bu GSYH?

Ekonomik büyüme yani Gayri Safi Yurtiçi Hasıla, bir ekonomide yerleşik olan üretici birimlerin belli bir dönemde, yurtiçi faaliyetleri sonucu yaratmış oldukları tüm mal ve hizmetlerin değerleri toplamından bu mal ve hizmetlerin üretiminde kullanılan girdiler toplamının düşülmesi sonucu elde edilen değerdir. Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasıla istatistikleri sadece Türkiye İstatistik Kurumu tarafından derlenmektedir. Üçer aylık dönemler itibariyle hesaplanmaktadır.

Bu yazıda, GSYH hesaplanmasında kullanılan üretim yöntemi ve harcamalar yönteminden bahsedeceğiz.

24 Aralık 2014 Çarşamba

Satınalma Gücü Paritesi Nedir? - SAGP Nedir? (Purchasing Power Parity-PPP)

Satınalma Gücü Paritesi, birbirinden farklı para birimleri arasındaki satınalma gücünü eşitleyerek ülkereler arasındaki fiyat düzeylerini aynı seviyeye getiren bir değişim oranıdır.

Belirli bir mal ve hizmet sepetinin alınabilmesi için gereken ulusal para tutarlarının birbirleriye oranlanması şeklinde hesaplanmaktadır. Bu oran kullanılarak farklı para birimlerine dönüştürülen harcamalar, ülkeler arasında gerçek anlamda karşılaştırabilir veriler sağlamaktadır. Satınalma gücü paritesi, para birimlerinin sadece kendi ülkelerinde harcandığı varsayımına dayanır.

ÖRNEK
Örneğin, 1 kg elmanın fiyatı Türkiye’de 5 TL, ABD’de  6 USD ise; Elma için 1 ABD Dolarının Satın Alma Gücü Paritesi;

(5 TL / 6 USD) = 0,83 TL/USD

olarak hesaplanır. Bu değer, Elma için ABD’de ödenecek her bir Dolara karşılık Türkiye’de 0,83 TL ödeneceği anlamını taşımaktadır. Bu oran kullanılarak mevcut bir para ile ABD’de ve Türkiye’de satın alınabiliecek Elma miktarının karşılaştırılması sağlanır.

Satınalma gücü paritesi, tek bir ürün için değil, piyasada yer alan mal ve hizmetlerin genelini kapsayan GSYH ve harcama bileşenlerini de kapsamaktadır.

Satınalma Gücü Paritesi’nin Temel Amacı

SAGP’nin temel amacı, GSYH ve bileşenlerinin uluslararası reel karşılaştırmasına yönelik göstergelerin elde edilmesidir. Ülkeler arasındaki fiyat düzeyi farklılıklarını gidererek GSYH ve bileşenlerinin bu tür uluslararası karşılaştırmalarına olanak veren ortak bir değişim oranıdır.

Satınalma Gücü Paritesi Döviz Kuruna Alternatif Kullanılmaz !

SAGP, ülkelerin para birimlerinin reel satınalma gücünün bir göstergesidir. Döviz kuru ise, ekonomik, siyasi ve idari kararların etkisi altında kalan ve bu alanlardaki değişikliklerden etkilenen bir değişim oranıdır. SAGP hesaplamalarında, döviz kurlarının belirlenmesinde doğrudan rol oynayan faiz ve sermaye hareketleri gibi çeşitli ekonomik değişkenler dikkate alınmaz.

Satınalma Gücü Paritesi, Para Birimin Gerçek Değerini Belirleyebilir mi?

Bir ülkenin SAGP değeri döviz kuruna göre yüksek veya düşükse, bu durum genel fiyat düzeyinin ilgili döviz kuruna göre yüksek ya da düşük olduğunu gösterir.

30 Kasım 2014 Pazar

BIST Hisse Değeri, Şirket Değerleme Rasyoları

FD/FAVÖK ve EV/FAVÖK rasyoları Şirket değerlemelerinde oldukça fazla kullanılmaktadır.

Daha detaylı bilgi almak için Enterprise Value Nedir? EV/EBITDA Çarpanı Nedir? başlıklı yazıyı okumanızda fayda var.

BIST şirketlerini birbirleriyle karşılaştırmak adına aşağıdaki tablodan yararlanabilirsiniz. Tablo geçtiğimiz hafta itibariyle piyasa verileri üzerinden hesaplanmış olup, benzer şirketlerin birbirleriyle karşılaştırlmasına dikkat edilmelidir. (Son halka arzlar, son 2 yıllık ihraçlardır.)

27 Kasım 2014 Perşembe

Enterprise Value Nedir? EV/EBITDA Çarpanı Nedir?

Enterprise Value Nedir?

  • Şirketi satın almak için ne kadar ödenmesi gerektiğini gösterir.
  • Şirketi bir bütün olarak ele alarak gerçek değeri hakkında daha net bir resim çizer.
  • Temelde piyasa değerini baz almakla birlikte nakit ve borç etkisini de dikkate almaktadır.
  • Mevcut-Planlanan yatırım ve operasyonları gözönünde bulundurmaktadır.
  • Ülkeler arasındaki vergilendirme politikalarından kaynaklanan farklılıkları ortadan kaldırdığı için uluslararası bir değerleme ölçütü olarak kullanılabilmektedir.
  • Her sektör için kullanılamamakla beraber,  aynı sektörde yer alan benzer şirketlerle karşılaştırma imkanı sunmaktadır.

Hangi Değer?
Yazının devamında iki farklı “Değer” ifadesi bulunmaktadır. Biri Enterprise Value dediğimiz“Şirket Değeri”, diğeri ise (hisse fiyatı x hisse adedi dediğimiz) özkaynak değerini ifade eden “Piyasa Değeri”dir. 

Enterprise Value Nasıl Hesaplanır?
EV = Piyasa Değeri + Net Borç (Toplam Borç – Toplam Nakit)

EV hesaplamak için;
Önce Piyasa Değeri (Hisse Fiyatı x Hisse adedi ) hesaplanır. Bu tutara bilançoda yer alan Finansal Yükümlülükler  (Kısa Vadeli Finansal Yükümlülükler + Uzun Vadeli Finansal Yükümlülüklerin Kısa Vadeye Düşen Kısmı + Uzun Vadeli Finansal Yükümlülükler) eklenir, Nakit ve Benzerleri çıkarılır.

Nakit ve Borcun Şirket Değerlemesindeki Rolü
Şirket satınalmaları genellikle piyasada işlem gören değerlerinin çok üzerinde gerçekleşmektedir. Bunun en önemli etkenlerinden biri şirketin özsermaye değerinin yanısıra mevcuttaki nakit ve borçlarının değerlemeye dahil edilmesidir. Şirket el değiştirdiği takdirde tüm aktif ve pasifleriyle birlikte el değiştirir.

28 Ekim 2014 Salı

Plaza Dili Nedir? Plaza Dili Kılavuzu

Plazalarda, Holdinglerde ve Kurumsal Şirketlerin hemen hemen tamamında artık Türkçe'den farklı bir dil kullanılıyor.  Plaza Dili olarak adlandırılan bu dile alışkın değilseniz söylemek zorundayım ki bu tür şirketlerde çalışmakta zorlanabilirsiniz. Sosyal statü uğruna Türkçe'den nasıl feragat edildiğini ve dilimizin nasıl katledildiğini görmek adına bugünlerde herhangi bir Plaza'da çalışmak yeterli. Bir plaza çalışanı olarak bu konuda farkındalık oluşturmak için aşağıdaki kılavuzu buraya ekleme gereği duydum. Farkında olmadan bu dili kullanıyoruz ve bu konuya malesef ki dikkat etmiyoruz.

Eczacıbaşı Grubu, Plaza Diline karşı Şirket içinde bir yöntem uygulamaya başlamış bile. Ayrıca, geçtiğimiz günlerde Güldür Güldür Şov'da yayınlanan, sucuk satan işadamının İngilizce ile imtihanının ele alındığı oyunda plaza diline dikkat çekildi. İzlemek isteyenler için aşağıda paylaşıyorum. 






Herkesi bu konuda duyarlı olmaya davet ediyorum. Lütfen Türkçe'mize sahip çıkalım...


25 Ekim 2014 Cumartesi

Orta Vadeli Plan’da Öncelik Enflasyonla Mücadele...

Orta Vadeli Program 2015-2017 Özeti

2015-2017 Orta Vadeli Planı (OVP)’nın açıklanmasıyla birlikte hükümetin 2014 ve sonraki 3 yıllık dönem için tahminleri belirlendi.

Bu sene açıklanan yeni OVP’de öncelik enflasyonla mücadeleye verilmiş durumda. Yapısal reformlara hız verilerek sıkı para ve mali politikalara devam edileceği, bu sayede cari açığın azaltılarak büyümede kademeli artışın sağlanacağı belirtilmiştir.

Enflasyon beklentisi yukarı yönlü revize edildi,
2014 yıl sonu enflasyon beklentisi %9.4 olarak revize edildi. Enflasyonun yüksek seyrinde, TL’nin değer kaybı ve gıda fiyatlarındaki artışın belirleyici olduğu not edildi. 2015 beklentisi ise, %6.3 seviyesinde.

Cari Açık’da iyileşme var,
Cari Açık / GSYH oranının bu yıl %5.7’e gerileyeceği öngörülmekle birlikte, (önceki OVP’de %7,9) 2015 yılında da %5.4’e düşmesi bekleniyor.

Büyüme tahminleri geriledi,
2014 büyüme tahmini %3.3 seviyesinde. (önceki OVP’de %4)
2015 büyümesi %4 seviyesinde. (önceki OVP’de %5)

2015’te büyümeye dış talep katkısı beklenmezken; kamu katkısının azalacağı ve özel kesiminin payının artacağı öngörülmektedir.

7 Ağustos 2014 Perşembe

Kredi Faizleri Düşer mi?


Hatırlarsanız 2013 yılsonunda %9-%9,5 aralığında seyreden TRL mevduat oranları, 2014 Ocak ayında Merkez Bankası’nın faizleri artırmasıyla uygulamaya başladığı sıkı para politikası sonrasında %12-%13 seviyelerine kadar yükselmişti. 

FED tarafından gelen haberler ve o dönemde gündemi meşgul eden siyasi istikrarsızlık, sıcak paranın yurtdışına çıkmasında etkili olmuş, kurlarda beklenmedik artışlar yaratmıştı. Bunun önüne geçmek üzere Merkez Bankası da faiz artırımına gitmek durumunda kalmıştı.

Genel olarak 2014 yılına baktığımızda, Merkez Bankası’ nın faiz artırımı, kredi tarafında  maliyetlerin yükselmesinde etkili oldu. Özellikle ilk çeyrekte kredi fiyatlarının yükselmesiyle daralan iç talep başta otomotiv ve konut sektörü olmak üzere piyasayı oldukça etkiledi. Bunun yanında kredi kartı kullanımlarında yapılan bir takım düzenlemeleri de dikkate almakta fayda var.

Ekonomik Takvim

Canlı Ekonomik Takvim Investing.com Türkiye tarafından sağlanmaktadır, lider finans portalı.